Bursaspor’un Türkiye Süper Lig’ini şampiyon bitirmesinden sonra tüm yurtta eğlenceler ve kutlamalar devam ediyor. Yalnız daha da önemlisi artık bir klasik haline gelen şampiyon olan takımın bayrağının Boğaziçi Köprüsü’ne asılması seremonisi de gerçekleştirildi. İlk defa Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe dışında bir takımın bayrağının asılması kanımca çok hoş bir görüntü oluşturdu. Yeşil-beyazlı kulübün bayrağı bildiğim kadarıyla bir hafta, on gün kadar köprüde asılı duracak. Ben de ilk fırsatta gidip bu güzel görüntüyü fotoğraflamak istiyorum. Her zaman gördüğümüz şeyler olmadığından arşive katmak gerek. Bu arada Boğaziçi Köprüsü’nde aktiviteler sadece bayrak asılması ile sınırlı kalmadı. Alınan özel izinle bir gece boyunca boğazın incisi olan köprümüz Bursaspor’u temsilen yeşil-beyaz renkte ışıklandırıldı. Gerçekten çok güzel anlar, böyle sadece yazmakla anlaşılmaz. O yüzden her iki olayın da videosunu ekliyorum, doya doya izleyin..0
Bursaspor’un Türkiye Süper Lig’ini şampiyon bitirmesinden sonra tüm yurtta eğlenceler ve kutlamalar devam ediyor. Yalnız daha da önemlisi artık bir klasik haline gelen şampiyon olan takımın bayrağının Boğaziçi Köprüsü’ne asılması seremonisi de gerçekleştirildi. İlk defa Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe dışında bir takımın bayrağının asılması kanımca çok hoş bir görüntü oluşturdu. Yeşil-beyazlı kulübün bayrağı bildiğim kadarıyla bir hafta, on gün kadar köprüde asılı duracak. Ben de ilk fırsatta gidip bu güzel görüntüyü fotoğraflamak istiyorum. Her zaman gördüğümüz şeyler olmadığından arşive katmak gerek. Bu arada Boğaziçi Köprüsü’nde aktiviteler sadece bayrak asılması ile sınırlı kalmadı. Alınan özel izinle bir gece boyunca boğazın incisi olan köprümüz Bursaspor’u temsilen yeşil-beyaz renkte ışıklandırıldı. Gerçekten çok güzel anlar, böyle sadece yazmakla anlaşılmaz. O yüzden her iki olayın da videosunu ekliyorum, doya doya izleyin..
Son zamanlarda Görev Yöneticisi’ni açtığınızda, Seaport.exe diye ne olduğunu anlayamadığınız bir programın arka planda çalıştığını görüyor musunuz? Çok muhtemel bunu ilk başta bir trojan, solucan veya virüs olarak adlandırdınız. Hatta belki bir tarama yapmış bile olabilirsiniz. Bu sorunun cevabı basit! Eğer bu aralarda Live Messenger’ın son sürümünü yüklemiş iseniz, bu da Microsoft’un diğer kaçak yolcuları gibi sizin iradeniz dışında sisteminize eklenmiş Search Enhancement Pack‘in bir parçası diyebilirim. Ayrıca bu program otomatik bir servis olarak sistemin her açılışında çalıştığından sürekli olarak arka planda gereksiz yere hem işlemci gücünü hem de hafızayı (ram) meşgul ediyor. Ayrıca sistemin açılış süresini de doğal olarak uzatıyor. Tam anlamıyla bir baş belası. Bu sebepten ötürü onu devredışı bırakırsak sanırım Bill Amca da bize kızmaz. (-:Yapmamız gerekenler şu şekilde…
Başlat/Çalıştır kısmına services.msc yazıyoruz ve karşımıza Hizmet Yönetimi penceresi geliyor. O pencereden SeaPort yazan servisi bulup, üstüne çift tıklıyoruz. Açılan pencerede Hizmet Durumu altında Durdur ‘a basıp, bu servisi durduruyoruz ve Başlangıç Türü seçeneğinde de DevreDışı ‘nı seçip Uygula/Tamam diyerek bu servisin bir sonraki sistem açılışında otomatik çalışmasını engellemiş oluyoruz. Arzu edenler ayrıca SeaPort.exe’yi silerek hayatından tamamen çıkarabilir.
Son dönemde Microsoft Live Messenger’ın son sürümünü yüklediğinizde onunla beraber bazı programların da bilgisayarınıza otomatik olarak yüklendiğinin farkında mısınız? Eğer Program Ekle/Kaldır bölümüne bir göz atarsanız ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız. Microsoft Choice Guard ve Search Enhancement Pack gibi hiçbir kullanıcının aslında işine yaramayacak bazı programlar cebren ve hile ile sistemimize yükleniyor. Pek çok kullanıcı bunların ne işe yaradığını bilmediğinden “Acaba silersem birşeyler çalışmaz hale gelir mi?” korkusundan elini süremiyor.
İşte ben de diyorum ki, bu iki programı bir an bile tereddüt etmeden sisteminizden kaldırabilirsiniz. Hatta daha öncesinde Yazılım etiketi altında bahsettiğim Revo Uninstaller programını yükleyip, Microsoft’un bu gereksiz programlarını ardında hiçbir iz bırakmadan tamamen kaldırabilirsiniz.
Not: Meraklılar için kısaca özetlemek gerekirse Choice Guard adından da anlaşılacağı üzere bilgisayarda sizin seçimlerinizin başka programlar tarafından değiştirilmesini engellemek amacıyla sistemde bulunurken, Search Enhancement Pack kullanıcının nette yaptığı aramalarla ilgili eklentiler ve Microsoft’u bilgilendirici programcıkları çalıştırmak üzere sisteminizde bulunuyor.
ŞAMPİYON BURSASPOR!!! Şaka değil, halen bile söylerken garip geliyor ama Bursaspor Türkiye Süper Ligi 2009-2010 sezonunu şampiyon olarak bitirdi. Türkiye’de çok uzun yıllardır (26 sene) 3 büyüklerden başka şampiyon olan takım yoktu ve diğer rekabetçi Avrupa liglerine baktığımızda o liglerin büyük takımlarının yanı sıra küçük takımların da zaman zaman şampiyonluk elde ettiğini görüp iç çekiyorduk. Nihayet Bursaspor şampiyon olarak hem bu hasretimizi giderdi hem de Anadolu takımlarına da 18 milyonluk bir takımın, yüz milyonluk büyük takımları nasıl geçebileceğini göstermiş oldu. Tabii ki bu sene gösterdiği performans ile Süper Lig Şampiyonluğu’nu anasının ak sütü gibi hakettiğini söylemek sanırım yanlış bir ifade olmaz. Öyle ki taraflı-tarafsız futbolu seven herkes Bursaspor’un şampiyonluğunu kutladı.
Şimdi aslında medeni ülkelerde böyle bir blog başlığı göremezsiniz. Ancak Türkiye’de yaşadığımızı gözönüne alarak böyle bir başlık açmanın her zaman faydalı olacağını görüyorum. Neticede dün youtube, bugün metacafe, yarın kimbilir hangi site aynı şekilde kapatılacak. Çevremde insanların acayip proxy sitelerine girerek bu işi halletmeye çalıştığını gördüğümden bu basit çözümü sizlere sunuyorum.
İlk olarak Denetim Masası‘ndan Ağ Bağlantıları‘na giriyoruz.
Sonra Yerel Ağ Bağlantısı simgesine sağ tıklayıp Özellikler‘e giriyoruz.
Daha sonra, açılan Özellikler penceresinde İnternet İletişim Kuralları (TCP/IP) seçeneğine çift tıklıyoruz.
Bundan sonra açılan penceredeki DNS ayarlarını aşağıdaki resimde olduğu gibi yapıyoruz;
“Aşağıdaki DNS Sunucu adreslerini kullan” seçeneğini işaretleyip,
“Yeğlenen DNS Sunucusu” kısmına
208.71.159.3
“Diğer DNS Sunucusu” kısmına
129.250.48.146 yazıyoruz
Tamam‘a basarak bu işlemi sonlandırıyoruz.
Akabinde varolan açık tüm pencereleri kapattıktan sonra açtığımız tüm pencereleri (Internet Explorer, Firefox vs.) kapatıyoruz. Artık istediğiniz siteye gönlünüzce girebilirsiniz.
NOT: Bazı durumlarda anlık olarak sorununuz çözülmezse, Başlat/Çalıştır‘a gidip cmd komutunu yazarak bir dos penceresi açabilir ve açılan pencerede ipconfig /dnsflush komutunu çalıştırarak dns ön belleğini de temizleyebilirsiniz.
2008’de araç muayene işlemlerinde TÜVTURK devreye girip, Karayolları bu işten elini çekti çekeli millet canından bezdi, bu bir gerçek. Tabii aslında bezerken haklı bir tarafı var mı, yok tabii ki. Şahsen ben de elimi kolumu sallaya sallaya gidip Tuzla İstasyonu’nda görevlinin araca uzaktan bakıp “Tamam geç” demesinden gayet memnundum. Öyle ki, yalandan bile olsa bagajdaki yangın tüpü ve ilk yardım çantasına bile bakılmıyordu. Paramızı ödeyip devam ediyorduk. Sonra TÜVTURK gelince araç muayene işlemi ciddiye bindi. Görevliler araçları öyle sallamasyondan değil, inceden inceye her türlü far ayarından, fren ayarına kadar kontrol ederek onay vermeye başladılar. Doğal olarak bu da hiç böyle bir kontrole alışkın olmayan Türk insanının cinnet geçirmesine yolaçtı. İşte Tayfun Talipoğlu da eline almış mikrofonu, çıkmış röportaja. Yalnız öyle bir balık vurmuş ki oltasına aman diyorum. Ben izlerken kendimi gülmekten alamadım, buyrun izleyin siz de gülün!
Blogger Kumanda Paneli’nden Tasarım/HTML Düzenleme bölümüne tıklayın
Tam Şablonu Yükle seçeneğinden varolan şablonun bir yedeğini alın
Sonra yazının içinde aşağıdaki kodu aratın
</head>
Bulduktan sonra aşağıdaki kodu kopyalayıp head etiketinin hemen öncesine yapıştırın.
<style>
#related-posts {
float : left;
width : 540px;
margin-top:20px;
margin-left : 5px;
margin-bottom:20px;
font : 11px Verdana;
margin-bottom:10px;
}
#related-posts .widget {
list-style-type : none;
margin : 5px 0 5px 0;
padding : 0;
}
#related-posts .widget h2, #related-posts h2 {
color : #940f04;
font-size : 20px;
font-weight : normal;
margin : 5px 7px 0;
padding : 0 0 5px;
}
#related-posts a {
color : #054474;
font-size : 11px;
text-decoration : none;
}
#related-posts a:hover {
color : #054474;
text-decoration : none;
}
#related-posts ul {
border : medium none;
margin : 10px;
padding : 0;
}
#related-posts ul li {
display : block;
background : url("http://i974.photobucket.com/albums/ae221/themescook/xclearfam/bullet_star.png") no-repeat 0 0;
margin : 0;
padding-top : 0;
padding-right : 0;
padding-bottom : 1px;
padding-left : 16px;
margin-bottom : 5px;
line-height : 2em;
border-bottom:1px dotted #cccccc;
}
</style>
<script src='http://www.weebly.com/uploads/2/7/6/4/2764470/pckolog-blog_benzer.js' type='text/javascript'/>Şimdi de şablonda aşağıdaki kodu aratın
<p><data:post.body/></p>Son olarak aşağıdaki kodu kopyalayıp data:post.body etiketinin sonrasına yapıştırın.
<b:if cond='data:blog.pageType == "item"'>
<div id="related-posts">
<font face='Arial' size='3'><b>Benzer Yazılar : </b></font><font color='#FFFFFF'><b:loop values='data:post.labels' var='label'><data:label.name/><b:if cond='data:label.isLast != "true"'>,</b:if><b:if cond='data:blog.pageType == "item"'>
<script expr:src='"/feeds/posts/default/-/" + data:label.name + "?alt=json-in-script&callback=related_results_labels&max-results=5"' type='text/javascript'/></b:if></b:loop> </font>
<script type='text/javascript'> removeRelatedDuplicates(); printRelatedLabels();
</script>
</div></b:if>Artık şablonunuzu kaydedip yeni eklentinizi kullanmaya başlayabilirsiniz.
Kusura bakmayın yazıma gülerek başlıyorum çünkü şu anda yazarken bile halen gülmekteyim. Ebeveyn banyo bildiğiniz gibi yatak odasına ait kullanabileceğiniz özel bir banyo. Genelde normal banyo kadar lüks ve geniş olmaz ama bu küçük banyoya geçebileceğiniz bir kapısı ve dört duvarı vardır. Anlaşılan Türk zihniyeti burada da bir devrim yapıp, ebeveyn banyo kavramına yeni bir yorum getirmiş. Bariz bir şekilde odanın bir köşesine duş teknesi koyup çevresine de duşakabin yerleştirip, ebeveyn banyolu daire diyip çıkmışlar işin içinden.
İlanı görmek için tıklayınız!
Bu ünlü resmi sanırım bilmeyeniniz yoktur. Yavuz Sultan Selim dediğinizi duyar gibiyim. Tarih kitaplarında olsun, sağda solda Yavuz Sultan Selim diye aklımıza kazınan görüntü budur. Hatta yine bu ünlü resimden yola çıkarak, küpe takan genç delikanlıların kendilerine tepki gösteren muhafazakar babalarına yaptıkları cansiparane savunma hepimizin hatırındadır.
“Ama babacım, koskoca Osmanlı padişahı Yavuz Sultan Selim bile kulağına küpe takıyormuş” ve verilen cevap da bellidir. “Deyyus o takıyormuş takmasına ama senin gibi zibidilik için değil, Allah’a olan kulluğunu göstermek için küpe takıyormuş.”
Ve işte gerçekler….
Ne yazık ki, bu resim Yavuz Sultan Selim’e ait değilmiş. Ayrıca küpe olayının da içeriği tartışmalı imiş. Küpenin o amaçla kulağa takıldığına dair de herhangi yazılı bir bilgi yokmuş. Bu bilgiyi de az önce Teke Tek programını izlerken Fatih Altaylı ve ekürisi Murat Bardakçı’dan öğrendim.
Böylece uzun yıllar aklımızda kalan bir bilginin tamamen yanlış olduğunu da bu sayede öğrenmiş bulunuyoruz. Ancak bu yanlış kanı o kadar yaygın ki, google’da yavuz sultan selim diye aradığınızda karşınıza çıkacak ilk resim aynen yukarıda gördüğünüz meşhur resim. Internet ortamının da bir kez daha güvenilir bir bilgi kaynağı olmadığına böylece hep birlikte şahitlik etmiş oluyoruz.
Pek çoğumuz zamanın nasıl geçtiğini bilmediğinden, bilgisayar başında gerektiğinden fazla kalır. Bu da doğal olarak normal yaşantımızı dolaylı biçimde olumsuz etkiler. Örneklemek gerekirse mutfakta pişirdiğimiz yemeği yakmak, işe/eve giden servisi kaçırmak, buluşmaya geç gitmek, uykusuz kalıp ertesi gün leyla gibi dolaşmak, kız arkadaşımız/eşimizden azar işitmek yaşanmış şeylerdir. Bilgisayar başında dalıp gitmek yerine kendinize belli bir süre koyup, bilgisayarın size bunu hatırlatmasını ister miydiniz? Benim çocuğum olsa yapacağım ilk şey tüm itirazlarına rağmen bu olurdu. Artık her şeyi netten yapmaya alıştığımıza göre, sisteme program yükleyip gereksiz sıkıntılar yaşamaya gerek yok. İlk sitemiz gerçek bir alarm gibi davranıyor ve kurduğumuz saatte istediğimiz sesle bizi uyarıyor.
İkincisinde ise kronometre (stopwatch) ve geri sayım saati (countdown) var. Aynı şekilde sesle uyarı mevcut!
Test Site 